VAMPYR İNCELEME
Herkese Selamlar,
Bugün incelemesini yapacağım oyun Dontnod Entertainment ve Saber Interactive tarafından gelişritirlen "Vampyr" Oyun Metacriticte 100 üzerinden 72 puan ve oyuncu değerlendirmesinde de 10 üzerinden 6.8 puan almış. Epic Games üzerinden oyuna erişebilirsiniz.
Vampyr bizi 1918 Londrasında karşılıyor. Dönemin Londrasında durumlar pek de iyi değil. Ortalıkta İspanyol gribi kol gezmekte. Birinci Dünya savaşından sonra evine, Londra`ya, dönen Dr. Jonathan Reid ise birisi tarafından vampire dönüştürülüyor. Reid ismini duyurmuş iyi bir doktor. Kendisini İnsanlığı kurtarmaya adamış ancak sorun da burada başlıyor. Vampir bir doktor insanlığı nasıl kurtarabilir. Burada da Reid`in iç çatışması baş gösteriyor. Bir yanda hipokrat yemini, diğer yanda ise kan için bastırılamaz açlığı. İsteği dışında dönüştürüldüğü için ne kadar öfkeli olduğunu her diyalogda hissediyorsunuz.Ayrıca kendisinin ilk avı da savaştan sonra onu uzun zaman boyunca her köşede arayan Kız kardeşi oluyor. Reid`in tüm bunlar sebebiyle duyduğu öfke ve kendine acıma duygusunu hissedebiliyoruz. Reid aslında kendi ile savaşıyor. Vampir benliği ile kavgasını çok güzel de hissettiriyor oyun. Önünüzde kanlar içinde hasta yatarken hem kendi içgüdülerinizle savaşıyorsunuz. hem de zamana karşı. Lakin kimin Av olacağına oyunda siz karar verebiliyorsunuz. Her vampir kötü olacak bir diye bir durum yok. Sokakta masum birini vuran bir adamın kanını da içebilirsiniz, akşam işinden eve dönmeye çalışan bir babanın kanını da. Oyundaki Londra haritası Bölgelere ayrılmış ve her bölgenin kendi sağlık seviyesi bulunmakta. Sizin bu bölgeler içindeki davranışlarınız bu bölgelerin sağlık seviyelerini etkiliyor. Bir bölgenin sağlık seviyesinin çok düşmesi o bölgede çok daha zorlanacağınızı işaret ederken daha sağlıklı bölgelerde ise işiniz çok daha rahat oluyor. Seviye atlamak ve yeni yetenekler açmak için "Avlanmanız" gerekiyor. bir kişi hakkında ne kadar bilgiye sahipseniz o kişi avladığınızda elinize geçen yetenek puanı da o kadar fazla oluyor. Birinin kanını içmeden önce varsa hastalığı onu tedavi ediyor, hayatı ile bilgi alıp dertlerini dinliyorsunuz. Bir eti marine eder gibi bunları hallettikten sonra ise sadece geriye son noktayı sessiz ve karanlık bir ara sokakta koymak kalıyor. Vampyr bu soruşturma ve inceleme yapısıyla diyaloglara oldukça güzel bir hava vermiş. Bir hırsızın aslında çaresiz bir adam veya bir rahibin iğrenç bir insan olduğunu araştırıp bulmak. ardından da maksimum ödül için uğraştığınız avınızı avlamak gerçekten tatlı oluyor. Ne güzel övüyordum değil mi oyunu ancak ne yazık ki oyunun hantal kaldığı kısımlar da var. Mesela dövüş mekaniği. Oyundaki dövüşler Souls tarzında. düşmana odaklan, kaçın ve darbe vur. ancak oyun size Souls kadar özgürlük sunmuyor. Her türlü staminanıza odaklanmanız gerekiyor. Atlayıp zıplayarak kuğu gibi düşmana vururken birden yarıda kesilince kabak tadı vermeye başlıyor. Kamera odaklanması zaten oldukça zayıf. hele de üzerinizde 3-4 düşman var ise. odaklanma sorunu ve kamera kayması ile bazen savaşlar cidden çekilmez bir hal alıyor. Alt yazıların hızı da pek uygun değil hızlı okuyan biri iseniz diyaloglar cidden acı verici oluyor. Bu sorunları bir kenara bıraktığımızda ise Vampyr gerçekten oynanmaya değer bir oyun. Dünyasının kendi derdi var ve bunu size anlatmaya çalışıyor. En dip köşedeki karakterin bile bir hikayesi var ve bunu eşeleyip çıkarmanızı bekliyor.
Witcher 3`ü sevdiyseniz bunu da sevme ihtimalinizin yüksek olduğunu düşünüyorum. Epic Games üzerinden 190 TL gibi bir fiyata satılıyor oyun şuan ancak Epic oyunu ücretsiz olarak dağıtmıştı zaten. alıp kenara koyduysanız deneme şansı verebilirsiniz İyi oyunlar dilerim.
-Ozan
Yorumlar
Yorum Gönder